Pazartesi, Aralık 15, 2008

hırsız


geçiğimiz günlerde otobüs terminalindeydim.
derken, terminalden dönerken, orada dolmuşların kalktığı bir yer vardı, oraya doğru giderken, aniden, bir adam karanlıklar içinden bana doğru bir adım attı. hâl ve hareketlerinden bu şahsın yeterince tekin olmayan bir şahıs olduğu hissine kapıldım.
şahıs, "on mega piksel kamera var alır mısın?" dedi aniden ve o vakit ben hiç düşünmeden, zira o esnada düşünecek çok daha hayatî bir takım şeylerim vardı, "yok saol, almıyım," diye karşılık verdim ona ve fakat o bu sefer, hafif yana çekilip ve o sırada koltuğunun altına sakladığı şeyi, sanırım on megapiksellik kamerayı, omuzunu yukarı doğru kaldırmak marifetiyle işaret etti ve "uygun bi fiyata verecidim," dedi. ürküten bi havası vardı fakat aynı zamanda sanki yardım rica ediyor gibiydi de. "ihtiyacım yok," diye ısrar ettim, "zaten ihtiyacım olsa da param yok," dedim. "tamam," dedi o vakit ve yeniden geldiği karanlığa doğru, bir adım geriye doğru sekerek çekildi.

evet...